CLICK HERE FOR BLOGGER TEMPLATES AND MYSPACE LAYOUTS »

4 Kasım 2009 Çarşamba

BANU KIRBAĞ

, unutulmaz deme bana unutulur unutulur

kapanır en derin yara acısı da unutulur

bir rüyadır gelir geçer
her aşk bir gün hayal olur
unutulmaz denen günler unutulur unutulur
bu hayat böyledir dostum
yaşanan gün mazi olur
en değerli hatıralar bir gün gelir unutulur

en acı dermandır yıllar
sen dursan da dünya döner
kalbini dağlayan yangın yavaş yavaş küle döner

bir rüyadır gelir geçer
her aşk bir gün hayal olur
unutulmaz denen günler unutulur unutulur
bu hayat böyledir dostum
yaşanan gün mazi olur
en değerli hatıralar bir gün gelir unutulur

ne kadar sevmiştim seni
ölürdüm öl dediğin yerde
gözlerimden pınar gibi
akıp giden yaşlar nerde

bir rüyadır gelir geçer
her aşk bir gün hayal olur
unutulmaz denen günler unutulur unutulur
bu hayat böyledir dostum
yaşanan gün mazi olur
en değerli hatıralar bir gün gelir unutulur

şimdi sende aşık oldun yanıyorsun benim gibi
az mı yalvardım ardından o zaman aklın nerdeydi

hiç üzülme bu da geçer
bir gün gelir mazi olur
unutulmaz denen dertler unutulur unutulur

bu hayat böyledir dostum
yaşanan gün mazi olur
en değerli hatıralar bir gün gelir unutulur

en değerli hatıralar bir gün gelir unutulur
birgün olur unutulur 
unutulur unutulur



Düşündürdü yine beni gözlerin,
Her bakışın içimde ateş olur..
Beni benden alır senin sözlerin,
Biri biter ötekisi dert olur..

Geçmişte kaldı artık mutlu günler,
Deli gönlüm sana hala vurgundur.
Yeter artık yeter gönül feryad et,
Bir bakarsın düşlerin gerçek olur..

Biliyorum bu iş böyle çözülmez,
Düşünüp , susmak içime dert olur..
Yeter artık yeter gönül feryad et,
Bir bakarsın düşlerin gerçek olur.. 




Her yanı lime lime, buruş buruş
Bir köşeye atılmış, unutulmuş
Yırtık sökük içinde, rengi solmuş
Eski bir gömlek gibidir, eski sevgili

Vaktiyle binbir heves koşup aldığın
Sayfalar arasında hayale daldığın
Artık her satırını ezberlediğin
Eski bir roman gibidir, eski sevgili

Gitgide yavanlaşan, tadını kaybeden
Sana artık zevk değil, bıkkınlık veren
Bir köşeye fırlatılmasını bekleyen
Çiğnenmiş ciklet gibidir eski sevgili

Yıllar geçip giderken
Sen de hiç fark etmeden
Bir gün gelecek
Bir de bakmışsın
Eski bir gömlek
Eski bir ciklet
Eski bir roman olmuşsun
Bir köşeye fırlatılmış, unutulmuşsun,
Unutulmuşsun...



Kupkuru bir aşk değil
Neler lazım insana
Belki ben veremezdim Onun verdiklerini
Güle güle sevgilim Unutmalıyım seni

Aşkımız bir günahmış sevap zannettim onu
Hayat masal değil ki tozpembe bitsin sonu
Madem beni almıyor mutluluğa giden yol
Ben razıyım sevgilim yeterki sen mutlu ol

Hayır gözyaşı değil damlayan yanağımdan
Görüyorsun gülerek bakıyorum ardından
Ayrıldı yollarımız işte bugün burada
Mutluluklar dilerim bir ömür boyu sanaaaa
Penceremin günışığı
Sabah sabah geldi diye
Taş avlunun sarmaşığı
Uzanıp el verdin bize

Ben de bebek, ben de nazdım
Kalem eğri doğru yazdım
Çivi çivi duvar kazdım
Sana gönül verdim diye

Akşam alacakaranlık
Kalbimin hükmü sevdalık
Ne var ki bunda kabalık
Sarılırken öptüm diye

Ben de bebek, ben de nazdım
Kalem eğri doğru yazdım
Çivi çivi duvar kazdım
Sana gönül verdim diye 



 , , , , , , , , , , ,